HAZİRANDA ÖLMEK ZOR
HAZİRANDA ÖLMEK ZOR
Baharı da bitirdik, giriyoruz yaza
Darağacında üç fidanı Mayısa sor
Ulaşır mıyız acep sıcak Temmuza
Haziranda doğmak kolay, ölmek zor
Hasretten prangalar nasıl eskitilir
İçerde leylim baharlar nasıl çekilir
Otuzüç can neden kurşuna dizilir
Bunları okumak kolay, anlamak zor
Çukurovalıdır, toprağımdır kendisi
İlk okuduğum kitabıdır Ekmek Kavgası
Bereketli Topraklarda kaldı gölgesi
Orhan olmak kolay, Kemal olmak zor
Yeni bir kuşak doğdu gezi parkından
Direnişe destek geldi Antakya’mdan
Vazgeçti gençlerim kendi canlarından
Abdo olmak kolay, Can olmak zor
Şimdi gezi parkında olmak vardı
Berkin’i omuzlara almak vardı
Ağaçlara sarılmak, dokunmak vardı
Parkta gezmek kolay, direnmek zor
Üç fidana benzerdi benim canlarım
Armutlu’ya gider Ahmet’e uğrarım
Göz yaşımla Ekinci’de mezar sularım
İsmail olmak kolay, Korkmaz olmak zor
Unutur muyum seni Nazım Usta
Senille yürüdük, durduk her safta
Şiirlerin marştır özgürlük yolunda
Şair olmak kolay, Hikmet olmak zor
Zemheriye benzer ölü tenimiz
Mezarlarımızı suladı alın terimiz
Gençliğe öğüt olsun şiirlerimiz
Ölmekte kolay, ama ayrılmak zor
Ey şafakların kızılı, ayların arafı
Ne bahara benzersin, ne yaz tarafı
Yaşar Usta’nın olmaz hiç sana lafı
Sende doğmak kolay, yaşamak zor::!
(Y.UĞURLU-01.06.2017-ANTAKYA)